Öz
Amaç
Koronavirüs hastalığı-2019 (COVID-19) pandemisi toplumda depresyon, anksiyete, uykusuzluk ve intihar eğilimi gibi psikiyatrik bozuklukların artmasına neden olmaktadır. Bu nedenle biz pandemi sürecinde sağlık çalışanlarında depresyon, anksiyete ve uyku bozukluklarının sıklığını, şiddetini ve etkileyen faktörleri belirlemeyi amaçladık.
Yöntem
Çalışmamızda 558 sağlık çalışanına online anket uygulandı ve meslekleri, ön cephe çalışanı olma durumları, kronik hastalıkları, COVID-19 ile ilgili eğitimleri, kişisel koruyucu ekipman varlığı, pandemi birimlerinde vardiya sıklığı ve süresi, negatif ve pozitif ayrımcılığa maruz kalma durumları belirlendi. Tüm hastalara yaygın anksiyete bozukluğu 7, uykusuzluk şiddet indeksi ve epidemiyolojik araştırmalar merkezi depresyon ölçeği anketleri uygulandı.
Bulgular
Katılımcıların %28’inin klinik olarak önemsiz derecede uykusuzluk, %43,5’inin eşik altı uykusuzluk, %22,4’ünün orta derecede klinik uykusuzluk ve %6,1’inin ciddi klinik uykusuzluk yaşadığı belirlendi. Olguların %34,9’unda hafif, %21,3’ünde orta ve %12,5’inde şiddetli kaygı vardı. Katılımcıların %11,8’i hafif, %26’sı orta ve %31,4’ü şiddetli depresyondaydı. Kadınlarda, ön cephede çalışanlar, COVID-19 kliniklerinde nöbet tutanlar, hemşireler, kişisel koruyucu ekipmanı olmayanlar, negatif ayrımcılığa maruz kalanlar, aile veya arkadaşlar tarafından virüs taşıyıcısı olabileceği ima edilenlerde uykusuzluk, kaygı ve depresyon daha şiddetliydi.
Sonuç
Pandemi dönemlerinde ön saflarda çalışan sağlık çalışanlarında depresyon, anksiyete ve depresyon daha sık ve şiddetlidir. Bu nedenle bu bireylere gerekli sosyal ve psikolojik destek sağlanmalıdır.