ÖZET
Amaç:
Tekrar yaralanma korkusuna bağlı hareket etme korkusu olarak tanımlanan kinezyofobi, hastaların yaşam kalitesini olumsuz etkileyerek çeşitli derecelerde özür ve katılım problemlerine yol açmakta, tedaviyi olumsuz etkilemekte ve ağrının kronikleşmesine, depresyona yatkınlığa neden olabilmektedir. Sık görülen kas iskelet sistemi problemlerinden olan omuz hastalıklarında ağrı ve kısa sürede gelişen hareket kısıtlılığı önemli bir sorun olarak karşımıza çıkmaktadır. Omuz hastalıklarında tedavi planlanırken kinezyofobinin varlığının ve derecesinin de göz önünde bulundurulması gerektiğini öngörerek rotator manşon ve adeziv kapsülit tanılı hastalarda bu çalışmayı yapmayı amaçladık.
Yöntem:
Çalışmaya fiziksel tıp ve rehabilitasyon kliniği ayaktan hasta polikliniğine en az bir aydır olan omuz ağrısı şikayeti nedeniyle başvuran, 30-75 yaş arası, radyolojik ve klinik muayene ile 40 (n=40) rotator manşon sendromu ve 40 (n=40) adeziv kapsülit tanısı konulmuş hastalar dahil edildi. Hastaların ağrı yoğunluğu (hareketle-istirahatte), ağrılı omuz aktif eklem açıklığı ölçümü, psikolojik durum, engellilik ve kinezyofobi varlığı; sayısal değerlendirme ölçeği (NRS), Kol, omuz ve el sorunları anketi (DASH), hastane anksiyete depresyon ölçeği (HAD) ve Tampa kinezyofobi ölçeği ile değerlendirildi. Hastalardan gönüllü onam formu onayı alındı ve Sağlık Bilimleri Üniversitesi, İstanbul Bakırköy Dr. Sadi Konuk Eğitim ve Araştırma Hastanesi Etik Kurulu’ndan 12.09.2021 tarihinde 2019-421 protokol numarası ile etik onay alındı.
Bulgular:
Olguların hareketle, istirahat ve uykuda NRS değeri, HAD ve TAMPA ölçümleri istatistiksel olarak gruplar arasında anlamlı farklılık göstermedi (p>0,05). Adeziv kapsülit grubunda ki olguların DASH skoru rotator manşon sendromu grubunda ki olgulardan istatistiksel olarak anlamlı düzeyde yüksek bulundu (p<0,05). Her iki grupta da Tampa kinezyofobi ölçeğine göre orta derece kinezyofobi puanı belirlendi. Fakat gruplar arasında istatistiksel olarak anlamlı bir fark yoktu.
Sonuç:
Bu çalışmayla kinezyofobi gerek rotator manşon sendromu tanılı gerekse adeziv kapsülit tanılı omuz ağrılı hastalarda saptanmıştır. Bu hastalarda ağrı, fonksiyonel durum ve psikolojik faktörlerin yanı sıra kinezyofobinin de göz önünde bulundurulması gerektiği vurgulanmaktadır. Tedavinin planlanmasında kinezyofobi varlığı göz önünde bulundurulmalıdır.